En Yaygın Koyun Hastalıkları
Koyun Hastalıklarının Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri
Ülkemizde en yaygın olarak beslenen ve bakımı yapılan çiftlik hayvanı koyunlardır. Birçok farklı koyun ırkı ülkemizde beslenmekte; et, süt ve yün verimi amacıyla bakılmaktadır. Genetik faktörler, bakım ve besleme koşulları, enfeksiyona neden olan tüm mikroorganizmalar ve çeşitli travmalar koyunlarda sağlık problemlerinin başlıca belirtileridir. Ülkemizde ve dünyada yapılan bilimsel araştırmalar ve bunların sonuçlarını değerlendirerek en sık karşılaşılan koyun sorun ve hastalıklarını belirledik. Bu konumuzda sizlere yaygın olarak görülen koyun hastalıkları hakkında kısa bilgiler vereceğiz. Daha detaylı bilgileri sitemizde arama yaparak bulabilisiniz.
Koyunlarda Abort (Düşük Yapma)
En sık karşılaştığımız ve ciddi ekonomik kayıplara neden olan bir sorundur. Koyunlarda da maalesef yaygın olarak görülmektedir. Abort yani düşük yapma gebeliğin çeşitli nedenlere bağlı olarak sonlanması ve yavru kuzu veya kuzuların yaşamını kaybetmesidir. Aynı zamanda doğumdan çok kısa süre sonra ölen zayıf ve deforme kuzularda bu kapsamda değerlendirilir. Özellikle büyük işletmelerde ve sürülerde bazı koyunların düşük yapması normal karşılansa da, bu oran %5’i geçtiğinde bir sorun olarak kabul edilir.
Koyunlarda düşüğün birçok farklı nedenli olabilir ve nedeni belirlemek her zaman kolay değildir. Chlamydia (Enzootic Abortion, EAE) ve Campylobacter spp. (Vibriois) etkenlere bağlı düşük en yaygın görülenlerdir. Toksoplazmozis yine küçükbaş hayvanların abortusunun yaygın bir nedenidir. Diğer nedenler arasında mavi dil, border disease, bruselloz, cache valley virusü, listeriosis ve salmonelloz sayılabilir.
İyi bakım ve hijyen koşulları ile doğru aşılama programları düşük problemini en aza seviyeye indirecektir. Veteriner hekim kontrolünde ve önerisi ile; geç gebelik sırasında antibiyotiklerin verilmesi ve sürüde ciddi bir düşük problemi sırasında antibiyotiklerin uygulanması kayıpların azaltılmasına yardımcı olabilir. Toksoplazmoz sorunundan yavru kediler ve genç kediler sorumlu olduğundan çiftlik kedilerini kısırlaştırma toksoplazmozun kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Yine aşılamalarda oldukça önemlidir.
Kazeöz Lenfadenitis (Pseudotüberküloz)
Kazeöz lenfadenitis veya diğer adı ile pseudotüberküloz koyun ve keçilerin bulaşıcı bir hastalığıdır. Bu hastalığın etkeni Corynebacterium pseudotuberculosis adı verilen bir bakteridir. Kazeöz lenfadenitis iç ve dış apse oluşumuna neden olur. Farklı doku ve organlarda iç apseler oluşur ve genellikle zayıflatıcı bir hastalığa neden olur. Deri altı (dış) apseler, çoğunlukla baş ve boyun bölgesi çevresinde, lenf düğümlerinin yakınında oluşur. Bu apseler patladığında çevreye irin salarak diğer hayvanlara bulaşma vektörünü sağlarlar.
Tüm apseler kazeöz lenfadenitis olmasa da, kültür testi sonucu negatif olduğu kanıtlanana kadar, Corynebacterium pseudotuberculosis ile enfekte apselermiş gibi tedavi edilmelidir. Bakteri kültürü, bir hayvanın pseudotüberküloz urumunu belirlemek için en güvenilir testtir. Apseler genellikle cerrahi olarak boşaltılır ve yıkanır (iyotla), apselerin boşaltılması bulaşma riskini artırır ve apsenin tekrar ortaya çıkmayacağının garantisi yoktur. Bu hastalık için herhangi bir kesin tedavi yoktur. Etkilenen hayvanlar izole edilmeli ve tercihen itlaf edilmelidir. Aşılamanın enfektif sürülerde apse sayısını azalttığı gösterilmiştir. Aşılar sadece kazeöz lenfadenitisin zaten mevcut olduğu sürülerde kullanılmalıdır.
Koyunlarda Interdigital Dermatitis ve Ayak Çürüğü
Interdigital dermatitis ve ayak çürüğü koyunlarda toynakları etkileyen en önemli iki hastalıktır. Bu hastalıklarda karşımıza çıkan ilk belirti topallıktır ve koyunlarda yaygın olarak görülür. Interdigital dermatitis koyunların parmakları arasındaki dokuların bir enfeksiyonu iken, ayak çürüğü, tırnağın altındaki dokuların bir enfeksiyonudur. Interdigital dermatitis karakteristik bir kötü kokuya sahiptir. Interdigital dermatitis sorununa koyun, keçi ve sığır çiftliklerinde normal bir şekilde yaşayan bir bakteri olan Fusobacterium necrophorum neden olurken, ayak çürümesine genellikle Bacteroides nodosus girmesi neden olur. Ayak çürüğü oldukça bulaşıcıdır.
Ayak çürüğü, kontrol edilmesi ve ortadan kaldırılması en zor olan hastalıklardan biri olabilir. Tipik kontrol önlemleri arasında tırnak kesme, topikal tedaviler, dezenfektan içeren ayak havuzları, enfekte hayvanların izolasyonu ve antibiyotik verilmesi bulunur. Ayıklama, ayak çürüklüğünü ortadan kaldırmak için en güçlü ve işe yarayan yöntemdir. Tedaviye yanıt vermeyen veya enfeksiyon tekrarlayan hayvanlar sürüden uzaklaştırılmalıdır. Bazı hayvanlar ayak çürümesine karşı daha dirençlidir; onlar (özellikle koçlar) üreme için tercih edilmelidir. Ayak çürümesi sürüde veya işletmede önemli ekonomik kayıplara neden olmasının yanında, önemli bir refah sorunudur.
Koyunlarda İç Parazitler
İç parazitler, dünya genelinde koyunları ve keçileri etkileyen en yaygın sağlık sorunudur. Koyunları enfekte edebilen birçok farklı iç parazit türü vardır ve her birinin önemi coğrafi bölgeye, çiftliğe ve mevsime göre değişir. İç parazitlere; yuvarlak solucanlar (nematodlar), yassı solucanlar (tenyalar) ve protozoalar (tek hücreli organizmalar) dahildir. En patojenik solucan, submandibular ödem ve anemiye (kan kaybına) neden olan Haemonchus contortus adı verilen solucandır. Coccidia (Coccidiosis, Koksidiyoz), koyun çiftliklerinde muhtemelen bir sonraki en önemli parazittir. İnce bağırsakların mukozasına zarar veren, kilo almayı engelleyen ve zayıflamaya neden olan protozoan bir parazittir. Bunun yanında akciğer kıl kurtları ve diğer doku ile organları etkileyen birçok iç parazit türü bulunmaktadır.
Etkili bir iç parazit kontrolü, etkili ilaçların (antelmentikler) kullanımı ve sürü yönetimi de dahil olmak üzere bir kombinasyonunu gerektirir. Başarı mevsime, yıla, çiftliğe ve hayvana göre farklılık gösterecektir. Antelmentik dirençli iç parazitlerin yaygın gelişimi kontrolü daha da zorlaştırıyor. Kuzular (ve bazen koyunlar) parazit enfeksiyonundan ölebilir, ancak performans kayıpları bir koyun çiftliği için çok daha maliyetlidir.
Koyunlarda Mastitis (Meme İltihaplanması)
Mastitis, memenin veya meme bezinin enfeksiyonu veya iltihabıdır. En yaygın olarak karşımıza çıkan neden bakteriyel bir enfeksiyondur. Memenin her iki yarısı da etkilendiğinde neden ovine progressive pneumonia (OPP) olabilir. Mastitis en çok erken sütten kesme uygulanan ve yoğun süt verimi olan koyunlarda görülür. Özellikle genç koyunlarda en yaygın itlaf nedenidir.
Mastitis akut veya kronik olabilir. İlk belirti topallık, aç kalmış veya düşük performanslı kuzular olabilir. Koyun memesi sert, sıcak veya rengi değişmiş olabilir. Süt anormal bir görüntü, kıvam ve kokuda olabilir. Şiddetli durumlarda mastitis yaşamı tehdit edebilir. Öte yandan, kronik mastitisli koyunlar sürüde fark edilmeyebilir. Aslında, subklinik mastitis dediğimiz bu tür muhtemelen mastitisin en maliyetli şeklidir.
Mastitis tedavisi genellikle antibiyotikleri (sistemik ve/veya meme içi) ve antienflamatuar ilaçları içerir. Bazı koyunlar tedaviye yanıt verirken, memeleri bozuk olan koyunlar üreme için tutulmamalı ve damızlık olarak kullanılmamalıdır. Erken sütten kesme uygulayan sürülerde mastitisin önlenmesi için kuru dönemde uygun yönetim esastır. İyi hijyen sürüler için önemlidir.
Koyunlarda Gebelik Toksemisi
Gebelik toksemisi koyunlarda en sık görülen metabolik hastalıktır. Fetüslerin en hızlı büyümelerini gerçekleştirdikleri geç gebelik döneminde enerji alımındaki eksiklikten kaynaklanır. Gebelik toksemisi en çok çoklu doğum yapan koyunlarda görülür. Bazı koyunlarda, yağ rezervlerinin parçalanması toksik keton cisimleri ürettiği için hastalığa daha yatkındır. Gebelik toksemisinin tedavisi, hastalığın ilerlemesine bağlıdır ve oral glukoz uygulamasından (genellikle propilen glikol) sezaryene kadar değişir. Gebelik toksemisi genellikle bir sürü sorunudur ve daha geniş bir ifade ile bir beslenme sorununun göstergesidir.
Koyunlarda Solunum Yolu Hastalığı
Solunum yolu hastalıkları (örneğin zatürree) genellikle sindirim sistemi hastalıklarından sonra önem açısından koyunlarda ikinci sıradadır. Solunum yolu hastalıklarının birçok farklı nedeni olabilir; viral, bakteriyel veya çevresel nedenler öncelikli olarak sayılabilir. Etkilenen hayvanlar genellikle depresyona girer ve iştahsızlık kendisini gösterir. Solunum yolu hastalığı olan koyun ve kuzular öksürebilir ve çeşitli derecelerde solunum sıkıntısı gösterebilirler. Ateş yaygındır, ancak her zaman gözlenmez. Ani ölüm görülebilir veya hastalık birkaç gün içinde ilerleyebilir.
Solunum yolu hastalığı genellikle antibiyotikler ve antiinflamatuar ilaçlar ile tedavi edilir. Ne yazık ki, koyun endüstrisi solunum yolu hastalıkları için etkili aşılardan yoksundur. Hayvanın bağışıklığını güçlendiren herhangi bir şey (örneğin; yeterli miktarda kolostrum alımı) onun solunum yolu hastalıklarına karşı direncini artıracaktır. Koyunlar için uygun havalandırma ve bakım koşulları şarttır.
Koyunlarda Scrapie
Scrapie, yaygın olmamakla birlikte, halk sağlığı anlamında önemli olduğu için listemize dahildir. Scrapie, koyunların ve keçilerin merkezi sinir sistemini etkileyen ve her zaman ölümcül olan bir hastalıktır. Sığır süngerimsi ensefalopati hastalığı (BSE, deli dana hastalığı), CWD ve Creutzfeldt Jakob hastalığı (CJD) da dahil olmak üzere bulaşıcı süngerimsi ensefalopatiler (TSE’ler) adı verilen hastalıklar ailesindedir.
Scrapie, çok yavaş gelişir ve inkübasyon süresi yıllarca sürmektedir. Scrapie’nin 14 aylıktan küçük hayvanlarda meydana geldiği görülmemiştir. Hastalık, kuzulama sırasında enfekte plasenta yoluyla bulaşır. Genetik bir hastalık olmasa da, bir koyun genotipi, enfektif ajana (prion olduğuna inanılan) maruz kalması durumunda enfekte olup olmayacağını belirler. Koyunların duyarlı genler taşıyıp taşımadıklarını belirlemek için kan testi yapılabilir. Scrapie insidansı düşük olsa da, koyun endüstrisi, halk sağlığı ve algı nedenleriyle hastalığı ortadan kaldırmaya çalışmak önemlidir.
Koyunlarda Contagious Ecthyma (ORF, Ektima)
Koyun endüstrisine özgü olan koyunları ve keçileri etkileyen en yaygın deri hastalığıdır. Pox ailesindeki bir virüs neden olur. Ağız yarası, dudaklarda yara, burun ve bazen vücudun diğer bölgelerinde lezyonlar veya kabarcıklar ile karakterizedir. Genç hayvanlar hastalığa ve etkilerine daha duyarlıdır. Kuzulama mevsiminde ağız ağrısı meydana gelirse, kuzular, koyunların memelerine ve meme uçlarına lezyonları yayabilir ve muhtemelen bu durum mastitis ile sonuçlanabilir.
Ektima hem hayvanlar hem de insanlar için oldukça bulaşıcıdır. Etkili bir tedavi yoktur, ancak lezyonlara çeşitli ürünleri püskürtmenin yardımcı olabileceğine dair görüşler vardır. Hastalık genellikle birkaç hafta içinde seyrini sürdürür. Enfeksiyonun zamanlamasını ve yerini kontrol etmek için aşı verilebilir. Ancak aşı, canlı bir aşı olduğu için hastalığı tesise taşıyacağından, daha önce hiç ektima yaşamamış olan çiftliklerde kullanılmamalıdır.
Bu konumuzda sizlere koyunlarda sık görülen bazı sorun ve hastalıklardan bahsettik. Tabi ki koyunlarda ve kuzularda görülebilecek olan birçok farklı sorun, hastalık ve belirti söz konusudur. Bunlar ile ilgili olarak sitemizdeki arama bölümünü kullanarak bilgi alabilirsiniz.