Kanatlı Hayvanlarda İnfeksiyöz Bronşitis
İnfeksiyöz bronşitis, kanatlı hayvanlarda görülen akut ve oldukça bulaşıcı olan bir solunum yolu hastalığıdır. Başlıca solunum yolunu etkiliyor ve solunum sistemi ile ilgili belirtiler ortaya çıkıyor olsa da performans kaybı, yumurta veriminde ve kalitesinde azalmada yaygın ve şiddetli olarak karşımıza çıkar. Hastalığın farklı suşları mevcuttur. Bazı suşlar farklı doku ve organları etkileyerek farklı belirtiler görmemize neden olabilir. Hastalığa ait aktif ve inaktif birçok aşı bulunuyor. Fakat hastalığa neden olan virüsün farklı antijenik tipleri çapraz koruma sağlayamıyor. Bu da hastalıktan korunmayı ve hastalığın kontrol edilmesini karmaşık bir hale getiriyor. Hastalığın teşhisinde ELISA ve HI testleri, RT-PCR ile virüs tespiti ve embriyolu yumurtalarda virüs izolasyonu yöntemleri kullanılmaktadır.
İnfeksiyöz Bronşitis Etiyolojisi ve Epidemiyolojisi
Hastalığa neden olan infeksiyöz bronşitis (enfeksiyöz bronşit) virüsü gammacoronavirus cinsinde yer alan bir virüs türüdür. Bu virüs türü (IBV) sadece tavuklarda hastalığa neden olur. Fakat virüs subklinik olarak enfekte olabilen sülünlerde ve tavus kuşlarında da bulunmuştur. Virüs dünya çağında yaygın olarak görülmektedir ve bölgelere göre birçok antijenik tipi vardır. Bazı IBV türleri yaygındır, bazıları ise bölgeseldir.
Bu hastalık enfekte kanatlı hayvanların solunum akıntıları ve dışkıları yoluyla yayılır. Hava yolunun yanında kontamine yem ve su ile bulaşabilir. Bunun yanında virüs ile kontamine olmuş ekipmanlar ve kıyafetlerde hastalığın yayılması ve bulaşmasında rol oynar. Doğal olarak hastalığa yakalanmış olan ve canlı IBV aşıları ile aşılanmış tavuklar, enfeksiyondan sonra 20 haftaya kadar aralıklı olarak virüsü saçabilir. Hastalığın kuluçka süresi genellikle 24-48 saattir. Virüsün solunum yolundan atılımındaki zirve yani bulaşıcılığın en yoğun olduğu dönem enfeksiyondan sonraki 3-5 gündür.
Hastalığın şiddetini virüsün türü, hastalanan tavuğun yaşı, bağışıklık durumu, bakım ve besleme koşulları ile stres belirler. İlave olarak Mycoplasma galliceptum, Mycoplasma synoviae, Escherichia coli ve Avibacterium paragallinarum enfeksiyonları ile birlikte seyrettiğinde hastalığın şiddeti artabilir.
İnfeksiyöz Bronşitis Klinik Belirtileri
İnfeksiyöz bronşitisten etkilenen kanatlı hayvan sürülerinde morbidite tipik olarak %100’dür. Hastalığın bulaşması ile birlikte tavuklarda öksürük, hapşırık, hırıltılı solunum ve anormal sesler başlıca karşımıza çıkan belirtiler arasındadır. Virüsün kanatlı hayvanlara bulaşması ile birlikte bağışıklık sistemi etkilenmekte ve sekonder bakteriyel enfeksiyonların karşımıza çıkma riski artar. Özellikle sinüslerin bakteriyel enfeksiyonuyla birlikte konjonktivit ve nefes almada zorlanma, bazen de yüzde şişlik görülebilir. Bunun dışında genel olarak tüyler kabarık ve hayvanlar depresif bir görünümdedir. Bu dönemde yem tüketimi azalmakta performans düşmekte ve büyüme döneminde ağırlık artışında azalma görülmektedir.
Nefropatojenik suşlarla (böbrekleri etkileyen suşlar) enfeksiyon, başlangıçta solunum belirtilerine sebep olsa da daha sonra depresyona, tüylerin kabarmasına, ishale, aşırı tüketimine ve ölüme neden olabilir.
Yumurtacı sürülerde enfeksiyon ile birlikte yumurta üretimi %70’e kadar düşebilir ve yumurtalar çoğunlukla şekilsizdir. Yumurta kabukları ince, yumuşak, buruşuk ve pürüzlüdür. Yumurta üretimi ve yumurta kalitesi normale dönebilir ancak bu süreç 8 hafta kadar sürebilir. Çoğu salgında mortalite yaklaşık %5’tir, ancak hastalık eş zamanlı bakteriyel enfeksiyonla komplike olduğunda veya nefropatojenik suşlar civcivlerde interstisyel nefriti tetiklediğinde mortalite oranları %60’a kadar çıkabilir. Genç yaştaki civcivlerde karşımıza çıkan infeksiyöz bronşitis enfeksiyonu yumurta kanalında kalıcı hasara neden olabilir. Bu da yumurtacı tavukların hiçbir zaman normal üretim seviyelerine ulaşamamasına neden olur.
İnfeksiyöz Bronşitis Nekropsi Belirtileri
Trakea (soluk bprusu), sinüsler, burun ve üst solunum yollarında akıntılar görülür. Bu akıntıların seröz veya ikincil enfeksiyonlara bağlı olarak mukoid yapıda olabilir. Hava keseleri başlangıçta köpüklü bir eksuda sahiptir. Sonrasında şeffaflığını kaybederek matlaşmaya başlar ve bulutumsu görüntü ile beraber hava keseleri kalınlaşır.
Escherichia coli enfeksiyonu ile komplike hale gelirse kazeöz hava kesesi yangısı, perihepatit ve perikardit ortaya çıkabilir. Nefropatojenik suşlarla enfeksiyon, böbreklerin büyümesine, soluklaşmasına, tübüllerin ve üreterlerin genişlemesine neden olur.
İnfeksiyöz Bronşitis Tanısı
Newcastle hastalığı, avian metapnömovirüs, enfeksiyöz laringotrakeitis virüsü (ILT), mikoplazmalar, Avibacterium paragallinarum enfeskiyonu ve Ornithobacterium rhinotracheale gibi etkenlerin neden olduğu hastalık formlarına benzerlikleri nedeniyle infeksiyöz bronşitisin kesin tanısı için laboratuvar testlerine ihtiyaç vardır. Solunum sistemi belirtileri veya yumurta üretiminde azalma durumu varsa; ELISA veya HI testi ya da RT-PCR testleri tanı için kullanılabilir. Kesin tanı genellikle virüs tespitine ve tanımlanmasına dayanır.
Bir sürüde kullanılan aşılardan farklı serotiplerin neden olduğu salgınları teşhis etmek için virüslerin tiplendirilmesi son derece önemlidir. Serotipler, virüs nötralizasyon testlerinde bilinen serotiplerle aşılanmış SPF tavuklarından alınan serumlar kullanılarak tanımlanmıştır.
İnfeksiyöz Bronşitis Tedavisi ve Kontrolü
İnfeksiyöz bronşitis hastalığın tedavisinde direk olarak kullanılabilen ve işe yarayan bir ilaç yoktur. Ancak antibiyotik tedavisi sekonder ve komplike bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanan ölümleri azaltabilir. Soğuk havalarda ortam sıcaklığının arttırılması ölüm oranlarını azaltabilir. Yemdeki protein konsantrasyonlarının azaltılması ve içme suyu ile beraber elektrolitlerin sağlanması nefropatojenik suşların neden olduğu hastalık tablosunda yardımcı olabilir.
Hastalığı kontrol etmek için zayıflatılmış canlı ve inaktif aşılar kullanılır. Ancak türler arasında çok az çapraz reaksiyon vardır veya hiç çapraz reaksiyon yoktur. Bu durumda doğru aşı tipinin uygulanmasını çok önemli ve gereklidir.
Bağışık kazanma amacıyla kullanılan canlı zayıflatılmış aşılar hafif solunum belirtilerine neden olabilir. Bu aşılar ilk olarak 1 ila 14 günlük civcivlere sprey, içme suyu veya göz damlası yoluyla verilir. Kanatlı hayvanlar ilk aşılamadan yaklaşık 2 hafta sonra yeniden aşılanır. Farklı bir serotiple yeniden aşılama daha geniş bir koruma sağlayabilir. En yaygın kullanılan canlı aşılar massachusetts suşunun (Mass41, H120 ve H52) türevlerini içerir. Ayrıca varyant virüse özel canlı ve inaktif aşıların yanı sıra çeşitli ülkelerde kullanım ruhsatı almış çok sayıda farklı IBV aşı türü de bulunmaktadır.